**Yasemin'i kıskanan Defne gerçekti. Üstelik bu kıskançlığını, Ömer'in en hoşuna gitmeyen şekilde, alttan alttan laf sokarak, Ömer'e bağırarak ve surat asarak yapıyordu. Aslında Ömer, Defne'ye karşı bomboş olsa, Defne gayet itici olacaktı. Ve Defne, bunları yaparken, nasıl davrandığını bile farketmiyordu. Sempozyum için gittikleri otelde, Defne yıldızları izleyerek sarfettiği cümleleri, içinden gelerek söylerken, Ömer'i etkilediğini, kendisine aşık ettiğini de farketmiyordu. Ne Neriman'ın dediği gibi dokunup şefkat gösteriyordu ne de valizinden çıkan gecelikleri giymişti. Sadece Defne'ydi.

**Ömer için Rossini, Sabahattin Ali en'ler listesindeydi ama pazı sarmasını Defne hiç kimseden duymadığı halde, kendi kendine düşünüp, kendi kendine akıl edip yapıp getirmişti ve bu da Ömer'in enler listesinde bir maddeydi. Diğer madde ise, Aşk ve Gurur'du. Ömer'in gizlice çalışma odasına girip, öğrendiği bu bilgi sonucu aldığı doğum günü hediyesi "Gurur ve Önyargı" kitabı da "odanda gördüm" diye bağırıyordu zaten. Üstelik Defne, kitapçının raflarını düzenlemişti, parası çıkışmadığı için. Oysa Neriman'a söylese, böyle böyle diye, tüm ülkelerden çeviri ilk basımları her dilde toplattıramaz mıydı? Ama onun oyun falan umrunda değildi, o sadece Ömer'i mutlu etmek istemişti. Ömer'e aşık olmuştu, her şeyin farkındaydı artık. Ama aynı gün Neriman'ın "Ömer gerçek Defne'yi tanımıyor bile, benim yarattığım Defne'ye aşık oluyor," cümleleriyle, hayallerinin üstüne beton döktü Neriman, Defne'nin.. Aşka ilk kez düşmüş bir kız, kanadı kırılmıştı.

**Hasta olan Ömer ile Defne'nin ilgilenmesi için "işte fırsat" diyen Neriman'dan çok daha önce, kendisi kıyamadığı için, çorbasını yapmıştı Defne. Artniyetsiz, sorgusuz sadece kendisi gibi olarak. Üstelik Ömer'in annesinin, onunla ilgilendiği gibi ilgilendiğinin farkında bile olmadan. Hasta çocuğuna bakan annenin merhametiyle iyileştirmeye çalışıyordu Ömer'i.

**Sinan ile dost olan Defne, Ömer'i kıskandırdığını da bilmiyordu. Üstelik Ömer'in Sinan ile Defne'nin arasında bir şey var sanması üzerine "Ben şirket içinde duygusal ilişkilere karşıyım," demesi üzerine, Defne istifa etmişti. Çünkü, aşık olduğu adamın, kendisine "o iş olmaz" dediğini zannediyordu ve yine oyun falan umrunda değildi. Bu çoktan Defne'nin kişisel meselesi olmuştu. Kanadı kırılmış Defne, iyileşmek yerine, uçma hayallerinden vazgeçti. 

**Şirkette 15 gün daha kalması gerekiyordu ve bu süreyi Ömer'in kendisinden nefret ettiğini sanarak geçiriyordu. Ömer'in ona olan aşkından, o şekilde davrandığını bilmiyordu ve Ömer'in evine ilk öfkeli, aşık girişini o akşam yapıp, bardaklardan Ömer'e olan sinirini çıkarmaya çalışmıştı Defne. Belki küfrediyordu, belki sevgisini dile getiriyordu bilinmez ama dayanamıyordu Ömer'in kendisine kötü davranmasına.