Siz televizyonda ne izliyorsunuz?

Kızım ve ben The Bachelor’u izleriz. Herhangi bir X-Files’dan daha korkutucu.

Başka diziler peki?

Fazla dizi izlemiyorum. İnsanlar How to Make a Murderer hakkında konuşuyor. Onu izlemedim. Öyle miydi?

Making a Murderer.

How to make a – how to get away with murder.

(Gülüşmeler)

O kadar fazla televizyon izlemiyorum, bu nedenle… arkadaşlarımdan bazılarını izliyorum, Rob Lowe’un yeni dizisi.. Komik olduğunu düşünüyorum; Grinder.

Diziye geri dönmek üzere karar verirken nasıl düşünce süreçlerinden geçtiğinizden biraz bahseder misiniz?

Dizi bittiğinde Chris’le bunu filme dönüştürmeyi düşünüyorduk. Sekizinci ve dokuzuncu yıllar hepimiz için oldukça külfetliydi. Dünyada tabii ki daha zor işler var; bu harika bir iş ve muhteşem kazandırıyor, bu konular hakkında asla şikayet etmem ancak aynı zamanda çok zamanınızı alan ve hayatınızı ele geçiren bir iş. Eğer gidip başka işler de yapmak istiyorsanız, onları yapmak için bunu bırakmak zorundasınız.

Ben diziyi öldürmeyi asla istemedim. Bir yandan da film yapmamızın çok doğal olduğunu düşünüyordum. Biz her zaman televizyon için filmler yaptığımızı düşündük. Birincisi gayet iyiydi, ikincisi o kadar da iyi olmadı filan gibi… Sonra Fox da aşırı istekli yaklaşmadı ve bu iş burada bitti dedik.

Daha sonra televizyon kendisini değiştirdi. İnanılmaz diziler ve altı, sekiz, 10 ve 12 bölümlük sezonlar geldi. Kanallar, 24 bölüm anlaşması yapmak yerine altı, sekiz, 10, 12 bölüm çalışacak farklı yetenekleri cezbetmeye çalıştı. Ve ortaya çıktı ki, biz de bunu yapabiliriz.

Belki de dizinin en iyi yanı buydu. Çünkü size söylediğim gibi; bu şekilde bir esneklik ve tür çeşitliliği ile tek bir film yapmak oldukça zordu; iki saatlik bir film için dizinin türlü yanlarından birini seçmek zorundasınız. Ancak mini dizi bundan çok daha fazlası; altı saat yetmezse sekiz olur.  Ama bir daha hiçbirimiz 22-24 bölüme kısılıp kalmayacağız. İşte düşünce sürecimi bunlar etkiledi. Evet, geri dönüp bunu yapabiliriz, dedim.